Osman Nuri Erdoğan, 1989-1999 yılları arasında Sapanca Belediye Başkanıydı. Dostlarının gözünde “Çalıkoğlu”, halkın gözünde ise tam bir “Robin Hood”. Onun hayatı, tarih, kültür, sanat ve sporla yoğruldu; emek ve mücadeleyle şekillendi. Hem üretti hem de halkıyla paylaştı.
Osman Nuri Erdoğan; 1946 Sapanca doğumlu. Nam-ı diğer “Çalıkoğlu”… Çocukluğu, Sapanca sokaklarında top koşturup dere kenarlarında çamura bulanarak geçti. İlkokulu, Kemalettin Sami Paşa’da, Cumhur Öğretmen’in dizinin dibinde okudu. Ortaokula geldiğinde ise şansı yaver gitti, dört dönem Sakarya milletvekilliği yapacak olan Hayrettin Uysal ’ın öğrencisi oldu. Sapanca Ortaokulu’nu bitirdi, lise yıllarını ise İzmit’in taşlı yollarında tamamladı.
Aile Kökleri ve Mücadele Ruhu
Osman Nuri Erdoğan’ın annesi, Gölcük Şevketiye Köyünden çıkıp Sapanca’ya gelin gelmiş, Gürcü kökenli, eli öpülesi bir ev hanımıydı. Ama kaderi pek yaman… Babası Çanakkale’de şehit düşünce, yetim kalmış, yoklukla büyümüştü. Babası Reşat Erdoğan ise Sapanca’da kunduracılıkla evinin ekmeğini çıkarıyordu. Onların da kökü derin, hikâyeleri çetin… Osmanlı-Rus Savaşı yüzünden ataları, göç yoluna düşüp Sapanca’nın Hacımercan Köyüne yerleşmişti.
Osman Nuri Erdoğan, boşuna “Çalıkoğlu” denmemiş. Kanında mücadele var! Tam 16 yıl boyunca Sapanca Belediye Başkanlığı yapan A. Rıza Erdoğan ’ın (1935-1951) yeğeni. Amcası da az yiğit adam değildi hani! Yunan işgaline karşı Sapanca’nın direnişinde en önde saf tutanlardan biriydi. İşte böyle, kökleri kahramanlıkla yoğrulmuş bir ailenin evladıydı Osman Nuri Erdoğan.
1970 yılında evlendi. Eşi, İstanbul’daki amcasının kiracısıydı. Eşinin annesi Boşnak, babası Tatar kökenliydi ve Eskişehirli idi. Üç çocuğu ve üç torunu oldu.
Bol bol kitap okumayı, bol bol spor yapmayı ve bol bol üretmeyi hep sevdi. Toprağı işledi, ağaç dikti, çalıştı ve üretti.
Gençlik Yılları ve Spor Sevdası
Osman Nuri Erdoğan, daha çocuk yaşta ekmeğini taştan çıkarmayı öğrendi. Yaz tatillerinde, buharlı trenin Sapanca’ya yanaştığı o meşhur saat 11:00 vaktinde soluğu istasyonda alır, yolculara erik, kiraz, elma satıp harçlığını çıkartırdı. Yüzme mi dedin? Onun yeri belliydi! Demir İskele’de suya atlar, serinledikten sonra tren istasyonunun yanında, toprak kapta pişen bol acılı köfteyi ekmek arasına koyup afiyetle mideye indirirdi.
Ama asıl sevdası futboldu! Top peşinde koştururken zamanın nasıl geçtiğini unuturdu ama babası unutmazdı tabii… Az azar işitmedi o yüzden! Sapancaspor ’da Atanın İsmail, Salih Kılıç, Önder Kahvecioğlu, Nihat Çetin (Oğuz Çetin’in babası), Zeki Serdar, Beşir Belat ve Musa Çetiner gibi isimlerle ter döktü.
Futbol aşkı onu Fenerbahçe Divan Kurulu üyeliğine kadar götürdü. Çünkü spor onun için sadece bir oyun değil, insanları bir araya getiren, dostlukları pekiştiren koca bir köprüydü. Sporun birleştirici gücüne hep inandı, hayatı da öyle yaşadı!
Çalışma Hayatı ve Mücadeleci Kimliği
Eski Sapanca Halk Evi, Osman Nuri Erdoğan için dört duvarlı bir bina değil, emekle, alın teriyle, imece usulüyle derelerden taş, kum taşınıp Cumhuriyet heyecanıyla inşa edilen bir ocaktı. Orası, Sapanca’nın kültürel kalbiydi! Sinemalar, konferanslar, tiyatrolar, saz kursları… Yıllarca nice insanın ufkunu açtı, nice anıya ev sahipliği yaptı.
Osman Nuri Erdoğan için hayat, hep çalışmak demekti. Körfez’de bir Amerikan firmasında tam 8 yıl vardiya amirliği yaptı, sendikacılıkla uğraştı, hakkını aramayı öğrendi. Ama kader bu ya, işten çıkarılınca aldığı kıdem tazminatını boşa harcamadı! Evinin altındaki iki dükkânı birleştirdi, beyaz eşya işine girdi, Arçelik bayisi oldu. Daha 25’inde ticarette büyük bir adım attı, ekmeğini taştan çıkardı.
Ama Osman Nuri, sadece ticaret adamı değildi. Toprağı da çok severdi, hayvanı da… Çünkü O, emeğin en güzel karşılığını doğanın verdiğini biliyordu. Toprakla dost oldu, dostuna 3.000 den fazla ağaç hediye etti.
Siyasi Hayatı ve Halkçı Yönetimi
Osman Nuri Erdoğan, CHP’nin Sapanca’daki en güçlü isimlerinden biri oldu. Üç dönem CHP ilçe başkanlığı yaptı ama siyasette asıl yükselişi, halkın “Hadi Çalıkoğlu, sıra sende!” diye ısrar etmesiyle başladı.
1989 yerel seçimlerinde, efsane başkan Turgut Arapoğlu ’na karşı girdiği yarışta, sadece 43 oy farkla Sapanca Belediye Başkanı seçildi. Öyle böyle bir zafer değildi bu! 1950’den sonra Sapanca’da sosyal demokratların kazandığı ilk belediye başkanlığıydı.
1994 seçimlerine gelindiğinde ise Sapanca’da rüzgârı iyice arkasına aldı. Sakarya genelinde sosyal demokratların kazandığı tek belediye başkanı oldu ve oyların yarısını toplayarak yeniden seçildi. Ama onun asıl gücü, sadece partisinden değil, Sapanca’nın her kesiminden insanın sevgisini ve güvenini kazanmasındaydı. Çünkü o, makam için değil, halkı için vardı!
Hizmetleri ve Sosyal Projeleri
Osman Nuri Erdoğan, belediye başkanlığı döneminde Sapanca’yı sadece bir ilçe değil, sosyal ve kültürel bir merkez haline getirdi. Gerçekten de halk için hizmetin peşinden gitti, günü geldiğinde işi gücü bir kenara koyup, her an halkının yanında oldu.
Sapancaspor’u profesyonel bir takım yaptı, kulüp başkanlığını da üstlendi. Şehirde futbol rüzgârı estirdi! Tiyatro ve festivaller düzenleyip, Sapanca’nın kurtuluşunu 10 bin kişilik stadyum etkinlikleriyle coşkuyla kutladı. İmza günleri, folklor gösterileri, yurt dışından gelen kültürel ekiplerle organizasyonlar yaparak Sapanca’yı kültürle doyurdu.
65 yaş üstü vatandaşlarına ücretsiz ulaşım sağladı, yaşlısından gencine herkese kolaylık sundu. Kamulaştırma yapıp, 190 parseli “gecekondu önleme bölgesi” yaparak, ev sahibi olmayanları ev sahibi yaptı. Her gün 500 çocuğa süt dağıttı, okul dönemi geldiğinde öğrencilere önlük, kalem ve kırtasiye desteği sağladı. Okula giden çocuklara ücretsiz diş muayenesi imkânı sundu. Sapanca’daki hastaları belediyeye ait minibüsle hastaneye taşıdı, tedavi sonrası onları evlerine bırakmayı ihmal etmedi.
O, klasik bir siyasetçiden çok daha fazlasıydı. Halkının arasına karışıp, zenginden alıp fakire veren, sürekli halkın yanında duran bir “Robin Hood” gibiydi. Babasından kalan malları, bayiliğini hep halk için kullandı. Gecesini gündüzüne katarak çalıştı, halkın derdiyle dertlendi, sorunlarına çözüm aradı.
Osman Nuri Erdoğan, Sapanca ’nın sadece eski bir belediye başkanı değil, halkın içinden çıkmış, halkla birlikte yürümüş bir önder bir dost olarak hafızalara kazındı. Onun hikayesi, Sapanca’nın ruhunu anlatan en güçlü hikayelerden biri olarak yaşamaya devam edecek.
Kaynak
Levent Reşat Erdoğan
Sapanca MYO, “Sapanca’nın Çınarları” projesi
2 Yorum
89 da 2.kez seçildiğinde Lisede sandık görevlisiydim. Rahmetli hocamız Ahmet Pektaş sandık başkanıydı. Çıkan oyları “Osman Nuri Erdoğan” diye okuması daha dün gibi aklımda. Bir de üniversitede iken bir grup arkadaşla Sapanca’ya gezi düzenlemiştik. Bizi belediyede makamında ağırlamış çok ilgilenmişti. Sağlıklı uzun ömürler dikeriz…
Anlatılmaz bir kişilik. Sağlam karakter.
Kolay kolay bir daha böylesine halkına önem veren başkan görülmedi. En azından ben görmüyorum. Allah uzun ömürler nasip etsin inşallah. Örnek alınacak bir akademi, hemde insan akademisi.🧿