Kırmızı erik sarılır beyaz duta
Kirazlar dalında arı kovanda
Elmanın pekmezi yanak al ‘ında
Kara üzüm kokusudur Sapanca
Dalgası azdır suları şifa
Işığı nazdır gece kıyıda
Ekmeği bölüpte veren Hızır’a
Cömert köylünün adıdır Sapanca
Sırtında kalati başında yazma
Lukuda boldur karalahana
Sapsarı çiçekler sarar dağları
Ihlamur kokusudur Sapanca
Vadiler dizilir boylu boyunca
Atmaca dolanır akşam olunca
Sincaplar koşuşur ceviz dalında
Yayla kekiğidir Sapanca
Mısırın mecisi toplanır komşuda
Kazanlar kurulur mengene başında
Toplanır çocuklar çalar mızıka
Kafkas kokusudur Sapanca
Koca Sinandan kalma çarşısı
Çeyizlik yapar yorgan ustası
Evliya Çelebi çokça anlattı
Yüz yetmiş ocaklı handır Sapanca
Çatalkaya, Şahinkaya, Balkaya
Yankılanır dereler her bir kayada
Yanıktan Uzunkum’a
Pehlivan ocağıdır Sapanca
Hayran olmayan geleni bilmem
Gelipte tez gideni bilmem
İlhamı olmadan yazanı bilmem
Şair obasıdır Sapanca….