Türkiye’nin Yeni Yüzyılında doğa turizmi kırsal kalkınmanın itici gücü nasıl olabilir? Tarım turizmi entegrasyonu, çevre dostu uygulamalar ve yerel halkın katılımıyla sürdürülebilir bir turizm modeli nasıl oluşturulabilir? Bu vizyon, ülkenin doğal ve kültürel zenginliklerini koruyarak geleceğe nasıl yön verebilir? Bu önemli konuyu Ali Safa ALAÇAM değerlendirdi.
Türkiye, sahip olduğu doğa, deniz, kültür, inanç ve gastronomi çeşitliliğiyle turizmi belli başlı illerle sınırlı bırakmayarak tüm ülkeye yaymayı hedefliyor. Yeni dönemde doğa turizmi, sadece ekonomik bir kalkınma aracı değil, aynı zamanda kırsal bölgelerin canlanmasını sağlayan bir dönüşüm hamlesi olarak öne çıkacak. Bu sayede turizm gelirleri artacak ve kırsal kalkınma güçlenecek.
Doğa turizmini tarım turizmiyle entegre ederek, binlerce işletmede yerel ürünlerin yetiştirilmesi sağlanacak, hem tarım yaşatılacak hem de gelecek nesiller doğaya bağlanacak. Misafirlerimiz, dalından kopardıkları sebze ve meyvelerle doğal lezzetleri deneyimleyerek unutulmaz anılar biriktirecek. Bu yaklaşım, Türkiye’nin turizm potansiyeline özgün bir kimlik kazandıracak.
Yeni düzenlemelerle birlikte yeşil enerjiye uyumlu, geri dönüştürülebilir atıklardan enerji üreten ve yağmur suyunun etkin kullanımıyla su tüketimini minimize eden çevre dostu işletmeler yaygınlaşacak. Ayrıca yatay mimariye geçişle birlikte olası afet durumlarında güvenli barınma alanları oluşturulacak. Bölgelere özgü bitki örtüsüne uygun ağaçlandırma çalışmalarıyla oksijen oranı artırılacak, toprak kayması ve sel gibi doğal afetlerin etkileri azaltılacak.
Doğa turizminin sürdürülebilirliği için yerel halkın bu sürece aktif katılımı sağlanacak. Eğitim programları ve farkındalık çalışmaları ile bölge insanı hem ekonomik kazanç elde edecek hem de bu sürecin önemli bir paydaşı olacak. Bunun yanında, turizmin yalnızca belirli mevsimlerle sınırlı kalmaması için kış sporları, termal turizm, kuş gözlemciliği ve eko kamplar gibi dört mevsime uygun alternatif turizm faaliyetleri teşvik edilecek.
Türkiye, son yıllarda yaptığı yatırımlarla İsveç, Norveç, İspanya gibi doğa turizminde öncü ülkelerle rekabet eden bir konuma ulaştı. Eko turizmde lider ülkeler arasında yer alabilmek için global arenada daha etkin bir tanıtım yapılması, dijitalleşme yatırımlarının artırılması ve pilot bölgeler oluşturularak örnek projelerin hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor.
Dünyanın dört bir yanında örnekleri görülen başarılı doğa turizmi projelerinin ışığında, ülkemizin sahip olduğu değerleri tüm paydaşlarla doğru şekilde yönetmek ve doğamızın kıymetini bilmek ortak sorumluluğumuzdur. Türkiye, doğa turizmiyle hem kendi geleceğini hem de dünyayı güzelleştirme hedefindedir.
1 Yorum
Senin hersey sapanca için olduğunu biliyoruz davamdan vaz gecme