Sapanca INFO

Yeteneklerimiz: İnsan Nasıl Arar?

Yetenek, deneyimlerin ve tutkuların arasında gizli olabilir. Bazen de insanın kendine en yakın olan şey olabilir. Genç yeteneklerimizden Nurefşan BAYKUL, Sapanca INFO için paylaştı.



Merhaba Sapanca INFO ailesi, bu aralar çok canımı sıkan ve devamlı karşılaştığım bir durumu sizinle paylaşmak istiyorum

Yeteneklerimiz…  

Çoğu kişinin (özellikle lise çağındaki bireylerin) sorunu haline gelmiş, kendini keşfedememe, yeteneğini, eğilimini bulamama durumu maalesef yaygın bir durumdur. 

Yeteneği keşfetme diyoruz, keşfetmenin biraz derinine inersek aramanın ve denemenin etkisini görürüz. İnsanın kendini keşfetmesi tamamen aramakla ilgilidir. 

Peki insan nasıl arar?

Bu soruyu Psikolog Beyhan BUDAK dedektörle arazide altın aramaya benzetiyor. O altını bulmak için tarlada ki bir sürü yeri gezersiniz değil mi?

İnsanın kendini keşfetme süreci de bununla alakalı. Ne kadar çok denersen, ne kadar çok deneyimlersen, hangi alanda iyi olduğunu keşfetmen o kadar mümkün oluyor. 

Fakat bu deneme ve keşfetmenin de bir süresi olduğunu kabul edelim. 

Bir alana yönelip bir iki gün denemenin sonunda hiçbir adım atamadan, o mevzunun derinliğini kavrayamadan hemen bırakmak da yanlıştır.

Bir alanda zorluğu gördüğü gibi bırakmak, diğer alanlarda da insanın hevesini kırar ve zorluğu gözünde büyüterek gün geçtikçe arama arzusunu kaybetmesine sebep olur. 

Zaten yaş ilerledikçe merak edip ilgilendiğin alan sayısı gittikçe düşüyor sayın okuyucu, bu yüzden bence insanın cenneti çocukluğudur. 

Öğrenmek için daha hevesli, daha istekli, adım atmakta daha cesur olduğumuz bir dönem…

Ama yetişkinlik dünyası öyle mi? Modern çağın zehri biz büyüdükçe ruhumuzun derinliklerine sirayet ediyor ve keşfetme isteğimiz köreliyor.

Aslında insanın yaşı büyüse de saçmalamaktan korkmaması lazım. Çünkü kendini ve sınırlarını böyle keşfeder. 

Fakat toplum tarafından bir çemberin içindeyiz. Siz de fark ettiniz mi bu durumu?

Ben bu çembere ‘Onaylanma çemberi’ diyorum. Ve bu onaylanma çemberinin içinde olma düşüncesi yüzünden kendimizi kısıtlıyoruz.

Böyle olunca da toplum kişiyi hep yargılar içinde tutuyor ve kişi daracık zihniyetler arasında sıkışıp kalıyor.

Kişinin o çemberin içinden çıkamama sebebi de insanların eleştirisinden, göstereceği tepkilerden çekinmesidir. Ama birey bunu göze alamazsa yeteneğini keşfedemez..

Şimdi bir duralım ve bunları hazmedelim…

Tabii ki bahsettiğim şeyler için insanın zamana ihtiyacı var. Öyle birkaç haftada olacak işler değil insanın kendini keşfetmesi. 

Genç yaşta hem okula, hem eve, hem sosyal hayata, hem yeteneği keşfetmeye zaman ayırmak zordur. 

Fakat bunun çözümü de yine kolay bir yoldan geçiyor.

Bunun da bir çözümünü araştırdım…                

Her gün 20 dakika!

Kişi kendini ne alanda geliştirmek istiyorsa sadece 20 dakika ona zaman ayırması yeterli.

1 ay boyunca her gün 20 dakika kişinin belli bir seviyeye gelmesine yetecektir.

En önemlisi ne peki diye sorarsanız, cevabım şu olacaktır. “Kendimizi bulmak için inzivaya çekilmemek. Konfor alanının dışına çıkmak.”

Kişi konfor alanının içinde bir şey öğrenemez.

Kişi kabuğundan çıkmadan hiçbir şey keşfedemez, ilerleyemez, gelişemez.

Olduğu yerde saymaya devam eder.

Son olarak eklemek istediğim bir şey var.

“Yaptığınız hiçbir işte kaybetmezsiniz. Ya kazanırsınız ya öğrenirsiniz…” 

Okuduğunuz için teşekkür ederim. 

1 Yorum

Vedat SEVGİGÖR 28 Kasım 2023 at 22:28

Kişi kabuğundan çıkmadan hiçbir şey keşfedemez, ilerleyemez, gelişemez.
FAYDALANDIĞIM BİR YAZIYDI. KALEMİNİZE SAĞLIK 🙂

Cevapla

Yorum Yap

İçimdeki BEN, Dışımdaki SEN ve SAPANCA ...